Adli Bilişimde Etik Konular!
Adli bilişimde etik ve yasal ilkeler, dijital delillerin toplanması ve sunulmasında temel teşkil eder. Mahremiyet, dürüstlük ve kanıt güvenliği gibi değerler, hem adaletin sağlanması hem de birey haklarının korunması için vazgeçilmezdir.
Adli Bilişimde Etik ve Yasal Konular
Adli bilişim, dijital verilerin hukuki süreçlerde delil olarak kullanılmasını sağlayan teknik bir disiplindir. Ancak bu süreç yalnızca teknik bilgiyle değil; aynı zamanda yüksek etik ve yasal sorumlulukla yürütülmelidir. Zira dijital verilerin izinsiz veya uygunsuz şekilde elde edilmesi, hem bireysel hak ihlallerine hem de yargı sürecinin zarar görmesine yol açabilir.
1. Etik Temeller: Mahremiyet ve Bireysel Haklar
Etik, adli bilişim uygulamalarında özellikle mahremiyetin korunması açısından büyük önem arz eder. Dijital delillerin toplanmasında yalnızca gerekli veriler analiz edilmeli, kişisel mahremiyet sınırlarını aşan bilgi ifşalarından kesinlikle kaçınılmalıdır. Uzmanın görevi, yalnızca suça ilişkin materyalleri inceleyerek hem kanıt güvenliğini hem de birey haklarını birlikte korumaktır.
2. Dürüstlük, Tarafsızlık ve Bilimsel Objektiflik
Bir adli bilişim uzmanı, elde edilen verileri hiçbir yönlendirme veya baskı altında kalmadan analiz etmelidir. Analizlerin tarafsızlığı, raporun güvenilirliği ve mahkemedeki etkisi açısından hayati öneme sahiptir. Delillerin çarpıtılması veya yorumların manipülatif şekilde sunulması, sadece yargı sürecini değil mesleki itibarı da zedeler.
3. Yasal Dayanaklar: Kanıt Toplama Yetkisi ve Usulüne Uygunluk
Dijital verilerin delil haline getirilebilmesi için Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK), Anayasa ve Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) gibi düzenlemelere uygun şekilde elde edilmesi gerekir. CMK m.134 ve m.135 çerçevesinde dijital materyallere el konulması ve iletişimin tespiti gibi işlemler ancak hâkim kararıyla gerçekleştirilebilir. Aksi durumda, elde edilen delil "hukuka aykırı delil" olarak kabul edilip reddedilebilir.
4. Kanıt Saklama ve Bütünlük İlkesi
Adli bilişim süreçlerinde “zincirleme delil bütünlüğü (chain of custody)” ilkesi temel alınmalıdır. Delil üzerinde yapılacak her işlem kayıt altına alınmalı ve kanıtın orijinalliği, zaman damgası ve metadata gibi unsurlar teknik yöntemlerle korunmalıdır. Aksi takdirde, delilin mahkemede geçerliliği tartışmalı hale gelebilir.
5. Mahkemede Sunum: Teknik Bilgilerin Hukuki Dile Çevrilmesi
Adli bilişim uzmanı, hazırladığı raporun sadece teknik doğruluğunu değil, aynı zamanda hukuki anlaşılabilirliğini de sağlamakla yükümlüdür. Hakim ve savcıların teknik detayları doğru yorumlayabilmesi için açık, sade ve kanunlara atıf içeren bir dil kullanmak şarttır.
Sonuç
Adli bilişim uzmanlarının etik ilkelere sıkı sıkıya bağlı kalarak çalışması, yalnızca teknik başarı değil; hukuki meşruiyet açısından da vazgeçilmezdir. Mahremiyetin korunması, dürüst analiz yapılması, kanıtların doğru toplanması ve usulüne uygun sunulması; adaletin sağlıklı bir biçimde işlemesi için temel ilkeler arasında yer alır. Bu nedenle, adli bilişim uygulamaları yalnızca teknoloji değil, aynı zamanda etik ve hukuk disipliniyle birlikte yürütülmelidir.
📬 Yazılarımızdan ilk siz haberdar olmak için e-bültenimize abone olmanızı öneririz. Böylece güncel içeriklere, sektörel gelişmelere ve uzman analizlere doğrudan erişim sağlayabilirsiniz.